11 Eylül 2012 Salı

Bir Aupair Videosu


Aupair olmak istiyorsanız Türkiye'de bir ajansla anlaştıktan sonra ilk yapmanız gerekenlerden biri de sizi seçecek olan ailelere kendinizi anlatan belgeleri oluşturmak. Ailelerin, sizin sosyal hayat ve çocuklar ile olan deneyimlerinizi anlayabilmelerinin en güzel yollarından biri de bunu mümkün olduğunca canlandırarak görsellerle anlatmak olur. Burada yaratıcılığınız da işe yarayabilir.
Ben aupair olarak gittiğim zaman yazılı anlatıp fotoğraflar eklemiştim ama sanırım şimdi video isteniyor bunun için. Bu konu ile ilgili Başak'tan bir mail aldım dün, bu tanıtım videosunun nasıl olması ve nelere dikkat etmesi gerektiği hakkında.





Önerim şu şekilde olur, 

Sizi seçecek olan aileler kendi ailelerine ve yaşantılarına uygun, çocukları için ideal bir bakıcı arıyorlar. Sizin de o aile için doğru insan olduğunuzu anlatmanız en uygun aile ile eşleşebilmenize yardımcı olacaktır.
Hazırladığınız videonun çok uzun olmamasına dikkat edin, yoksa iş sıkıcı bir boyut kazanabilir. Kendinizi düşünün ne kadar uzunlukta bir videoyu sıkılmadan izleyebiliyorsunuz? Önerim max 2-3 dakika olur.

Aslında bu video sizi tanıtan kısa bir özet. Ama önemli ve çarpıcı noktaları yansıtıyor olmalı.

Sosyal hayatınız ve çocuk deneyimleriniz mutlaka içinde olmalı. Eğer yaptığınız sporlar vs.. var ise mutlaka gösterin ki sizin gibi faal bir aile ile eşleşme imkanınız olsun. Hobileriniz, arkadaşlarınızla neler yaptığınız vs..

Videonuzun müziği de çok önemli. Ne kadar eğlenceli ve hareketli olur ise o kadar izlenmeyi kolaylaştırır ve keyfini arttırır. Hatta bu aralara Amerika'da ünlü bir çizgi filmin soundtrackini de kullanabilirsiniz dikkat çekmek için. Çünkü bu videoları önce aileler ardından da çocukları izleyecek, eğer çocuklar büyükse birlikte de bakıyor olabilirler ve seçim sürecinde etkili olacaktır tercihleri.

Bir hikayesi, kurgusu olmasına dikkat edebilirsiniz mesela daha keyif verebilir belli bir sırayı izleyen videolar. Oradan oraya atlamayın konularda, çocuklarla iletişim, aileniz ve sosyal hayatınız kendi içinde bir grup olabilir ya da bağlantılı ise birlikte gösterebilirsiniz. Örneğin kayak yapıyorsunuzdur ve bunu yeğeninize de öğretmişsinizdir. O zaman her ikisini birlikte verebilirsiniz.

Video yapıyorsunuz diye sadece kayıt yapmanız da gerekmez bazı kısımlar kayıt, bazı kısımlar fotoğraf hatta bazı kısımlar da yazı ve çizim olabilir.

Kendinizi olduğu gibi yansıtmaya çalışın, olmadığınız gibi görünmek sizi orada mutsuz edebilir. Örneğin sosyal ve aktif bir yaşantınız olduğunu düşünün  burada ve siz bunlardan videoda bahsetmiyorsunuz. Ardından onlara çok uygun olduğunuzu düşünen bir aile (sizinle sosyalliği ve aktifliği hiç örtüşmeyen) ile eşleşiyorsunuz. Oraya gittiğinizde onların yaşantısı ile örtüşmeyen beklentileriniz sizi sıkıcı bir hayata sürükleyebilir.

İş deneyiminiz, okulunuz gibi detaylara çok da yer vermeye gerek yok eğer anaokulu vs.. gibi bir yerlerde eğitim ya da tecrübeniz yok ise. Çünkü aile sizin hangi üniversiteden mezun olduğunuzu zaten okuyor bilgilerde okulu videoda görmesine gerek yok. Dediğim gibi vurgulamanız gereken şeyler yabancı bir ülkede yepyeni insanlarla 1 yıl boyunca rahatça yaşayabileceğinizi göstermek ve onların çocuklarına çok iyi bakabileceğinizi anlatmak. Yalnızlık çekip sorun yaşar mısınız diye de korkuyorlar? Sonuçta tam bilmediğiniz bir dil, hiç bilmediğiniz bir kültür ve aile. Onlara bunların çok kolay olduğunu ve çok rahat iletişim kurabileceğinizi anlatmanız gerek.

Çok yaratıcı olmanıza gerek yok sonuçta sizi tanımaları için yapıyorsunuz bu videoyu ama ilginç ve çekici olması dikkat çekecektir.

Biraz stresli de olsa keyifli çekimler herkese...



10 Eylül 2012 Pazartesi

Aupairlik Yolunda Heyecan Dolu Anlar



Aupairlik fikrini duyup heyecanlananlardan biri de Dilek. Konuyu araştırmaya başladığından beri de birden çok soru aklına takılmış ve bazılarını da bizimle paylaştı. Onun sorularına verdiğim yanıtları aşağıda bulabilirsiniz. Yok bu çok uzun olmuş derseniz de 3 maddelik bir özetim de var en altında. 

Au pair'lık fikrini duyunca açıkçası çok heycanlandım. Ama tabiki aklımda bir çok soru işareti oluştu. Birkaç tanesini sizinle paylaşıp yanıt bulabilirsem çok sevinirim. 
Öncelikle hangi şirketi seçme konusunda çok kararsızım. Çok firma var ama güvenebileceğim bir firma konusunda çok tedirginim. 

  • Doğru firmayı bulabilmen için önerim mümkün olduğunca çok ajans ile görüşmen olur. Böylece doğrusunu ve iyi olanı kendin de ayırd edebilirsin. Ayrıca burdaki ajans sana gitmeden önce yardımda bulunuyor oraya gittikten sonra her şey oradaki ajansın elinde. Tabiki resmi ve yasal olarak böyle değil ancak gittiğinde anlıyorsun bunu. Asıl parayı veren seni alan aile ve onların ülkesindesin sonuçta. Orda bir sorunla karseılasetığında burdaki ajansa mail atacaksın, onlar uyanıp okuyacaklar, sana cevap yazacaklar, sorunu anlamaya çalışacaklar vs.... oldukça zaman geçicek ve belki sen çoktan çözmüş olucaksın. Burdaki ajansın da sen gitmeden önce doğru evrakları toplattığına ve senle her an ilgileendiklerine dikkat et, her soruna hemen cevap alıyor musun vs.. Tabi araştırmalarını hep internetten de devam ettir, öğrendiklerini ajansla teyitle. Ben de yüzyüze farklı şehirlerdeki aupair ajansları ile görüşüp pek çok forum okuyup diğer giden kişileri dinlemiştim. ozaman için bana en uygun gelen Truva ajansıydi ve onlarla gittim. Açıkçası ilgi ve alakalarından da çok memnun kaldım. Bu arada vericeğin ücret de çok önemli sonuçta hepsi aynı şeyi yapıyor.


Diğer bir sorum hangi eyaleti seçmem gerektiği. ben iktisadi ve idari bilimler fakultesi iktisat bölümü çıkışlıyım. aslında yurtdışında yüksek lisans yapmak da istiyorum. Nasıl gelişir bilmiyorum ama az çok eğitimimle ilgili de birşeyler yapmak istiyorum eyalet seçimimde bu konuda etkili olacaktır benim için. Kriter olarak neyleri belirlemem gerektiğini bilmiyorum aslında. 

  • Ben eyaleti kendi önceliklerim doğrultusunda belirledim, sana da bunu öneririm. Orya gitmekteki amacın ne ise onu en iyi gerçekleştirme imkanının olduğu eyaleti seçebilirsin. Örneğin ingilizcemi geliştirmenin ardından marketing eğitimi ve tecrübesi edinmekti. Okul ve iş imkanları açısından California'nın en doğru yer olduğuna inandım. Çok da doğru bir karar almışım. Şuankia kariyerimin temelleri orada atıldı, sosyal medyanın burada S'si konuşulurken ben orada dersini alıyordum vs... Sen de madem eğiti, diyorsun, okulları araştı, girebileceğine inandığın istediğin okulların olduğu eyaleti seç.


4 yaşından küçük çocukları seçmem daha mantıklı olur diye düşündüm ama sizin cevaplarınız emin olun bana ışık tutacaktır. 

  • Yaş konusunda bana zaman kalması açısından büyük çocuklarda çok ısrarcı oldum ve istediğim gibi bir aile ile de karşılaştım. Biri 6 biri 10 yaşındaydı çocukların. Ve bu sayede öğleden sonra çocuklar okuldan gelene kadar da gün bana kalıyordu. Ancak çocuklarla hiç bir duygusal paylaşımım yoktu ve pek de rahat hissetmiyordum. Tabi bu şans eseri çıkan aileye göre de değişebilir. Ama sanırım genel tecrübe kküçük çocukların daha iyi olduğu yönünde. Çünkü eşleşme sürecimde ajans da bana kküçü çocuklu aile seçeneğini kapama diye uyarmıştı. Ancak biran önce eşleşmelerimi istediklerini düşündüm ve dinlemedim onları. İkinci yılımda biri 3 aylık digeri 1,5 yaşında 2 çocuğa baktım ve çok daha mutlu oldum. En büyük nedeni de verdiğim ilgi ve sevgiyi çocukların sevgisi ve gülüşü ile alıyor olmamdı. Bu kadar önemli mi dersen, sonuçta senin işin ve ordaki yaşantın bu şekilde geçiyor. Bu işi yaparkenki tek tatmin ve geri dönüş bu çünkü.

Özetle;
Gideceğin ajansı seçebilmek için mümkün olduğunca çok ajansla yüzyüze görüş ve forumlarda diğer aupairlerin yorumlarını oku,
Seçeceğin eyaleti oradaki amacına göre belirle,
Çocuk olayı şansa bağlı yaş tek kriter değil maalesef ama önerim küçük çocuk olur.

Bol şanslar Dilek.