9 Mart 2010 Salı

Seçilme Zamanı

Aupair ajansına başvurdunuz, onayınız geldi ve ailelerin sizi aramasını bekliyorsunuz. Heyecanlı ve stresli bir dönem sizi bekliyor demektir. İlk aile beni kep törenimde aramıştı. O gürültüde, ilk kez telefonda ingilizce konuşmaya çalışıyor olmak daha da stresti. Ardından bu ailenin yorumu sanırım ingilizcemin yeterli olmadığıydı. Ki nedense başka hiç bir aile bu yorumu yapmadı.

İlk hafta hiç aile aramamasına rağmen sonraki haftada yaklaşık 10 aile ile görüşme şansım oldu. Çoğu aile önce mail atıyor ardından da size uygun zamanı sorup aramak istiyor. İlk arayan aileye hemen "tamam geliyorum bekle beni Amerika" demeyin derim. Neden derseniz, farklı ailelerin beklentilerini ve koşullarını kafanızda tartma fırsatınız olur. Yani bekleyip "aa kimse çıkmıyor bak bu çıktı hemen kabul edeyim" demeyin. İçinize sinmesini bekleyin, sonuçta en az bir yıl geçireceksiniz. Aylarca bekleyen arkadaşlarım oluyor ve sonra içlerine sinen aileye gidiyorlar. Buda demek değil ki hiç birini beğenmeyin 3 ay bekleyin.

Benim arzularım vardı mesela kafamda. Yaşları büyük çocukları olan aile ile eşleşmek ve California'da yaşamak gibi. Şansıma 7 ve 11 yaşında çocuğu olan San Francisco'ya 20 dk uzaklıkta yaşayan bir single mum aile aradı. 1 gün öncesi de neredeyse başka bir aileye tamam diyordum ki şansım varmış. Çok sevinerek atladım o aileye. Onlarda beni sevdi ki hemen kabul ettiler.

Telefondaki görüşme 2 kez oldu ve ok dediler. Kimileri uzun uzun konuşuyor ayrıntılı vs.. benimki öyle olmamıştı. Sonu ne oldu derseniz 11 ay sonra yollarımızı ayırdık. Farklı nedenlerle tabiki.

Ailenin sizinle uyup uymaması önemli, sizin özel yaşamınıza saygısı, free time ınıza ne kadar müdahale edeceği ve size nekadar tecrübe kazandırabileceği. Yani Türkiye'de bir yılınızı nasıl geçirirdiniz onu düşünerek, hiç tanımadığınız bir yerde ve bir ailenin yanında sıkılmadan bunu gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğinizi tartmaya çalışın. Nasılsa geçer demeyin koskoca bir yılınız zehir olabilir.

Ailenin beklentileri ve çalışma saatleri konusunda anlaştıktan sonra, sizde açıkça sorun neler yapmak istediğinizi ve onların size neler katabileceğini. Aupair ajansınız size sakın direk söylemeyin der. Evet mantıklı ilk telefonda "aslında ben master yapmak için Amerika'ya gitmek istiyorum ama param yok. Şimdi sizde kalayım sonra ona bakacağım."demeyin tabiki. Ama "ileride ingilizce eğitiminden sonra boş zamanlarımda mesleğimle ilgili eğitim almak isterim" diyebilirsiniz. Sonuçta size neden gelmek istediğinizi soracaklar. Toz pembe "ben çocukları çok severim yok kültürünüzü öğrenmek istiyorum" durumları ileride iki tarafı da mutsuz edebilir. Başında açık olmak gerek.

Benim ilk ailem sormuştu ve kendileri söylemişti. İlk dönem ingilizcenin geliştirirsin sonra marketing eğitimi alırsın diye. Tabi şunu unutmayalım. Biz çocuk bakıcısıyız. Orada bulunma ve o ailede yaşama amacımız o. Onun yanında boş kalan zamanda diğer arzularımızı gerçekleştirebiliriz ki bunun esnekliği çalışma saatlerimize ve ailenin inisiyatifine göre değişir.

Benim yaşı büyük çocuk isteme nedenlerimden biri de buydu. Bütün gün okulda olacakları için bana da okula gitme, eğitim alma zamanı kalıyordu. Ama bebekle ilgileniyorsanız akşam programı bulabilirsiniz yada belki haftasonu.

Videoda özetle 4 unsurdan bahsettim:

Açık ve net olun ama ailenin gözünü korkutmayın. Unutmayın çocukları için sizi başka ülkeden getirtiyorlar sizin eğitiminiz yada geleceğiniz için değil.

9 yorum:

  1. slm. au pair olarak amerikaya gitmeyi düşünen biri olarak ajansların klasik anlatımlarının dışında yazdıklarınızdan çok etkilendim. gidip orada yaşanan hikayelere daha çok güveniyorum. açıkcası daha fazla bilgi edinmek isterim. mümkün mü?

    YanıtlaSil
  2. Merhaba Melike,

    idilkucuk@gmail.com dan bana ulaşabilirsin. daha detaylı konuşuruz.

    İstersen buradan da yazabilirsin sorularını hem diğer okuyacak arkadaşlara da yardımcı olmuş olur.

    YanıtlaSil
  3. süper o zaman başlıyorum :) sıkıldığın yerde lütfen dur de çünkü benim kafamda bir sürü bir sürü soru var..
    mesela şuradan başlayayım. ailem hiç tasvip etmiyor bu amerika işini ancak ben ısrarla yararlı olacağı kanaatindeyim. burada da kursa gittim upper-indermediate bitirdim nafile..tipik anlıyorum ama konuşamıyorum muhabbetleri işte.
    gerçekten yararlı oluyor mu? yani burada işim var ama ben tabiki yabancı dili geliştirip basamak atlamak istiyorum. bunu gerçekleştirebilir miyim. yoksa döndükten sonra ya ben hiçbişey katamadım ingilizceme dersem (ki bunu ailemin yanında hayatta demem :) içhuzurum kaçar valla:)

    YanıtlaSil
  4. Bu tamamen sana bağlı. Türkler'den Türkçe'den uzak kalabilir ve oturup programlı olarak ingilizce çalışabilirsen güzel bir ingilizce ile geri dönersin.

    Gittiğimde int. seviyesindeydim. Konuşulanları 3 ay boyunca anlamadım. 3 ay sonra ingilizcem gelişmişti.iki yıl bitti ve geldim. Orada ana dili inglizce olanlarla yaşadıktan sonra hiç bir zaman harika bir ingilizcem var diyemiyorsun. Tabiki de ilk gittiğin zamandan çok daha iyi şekilde geri dönüyorsun. Birinci yılımın sonunda
    bir yılın yeterli olmadığını düşünüyordum, ikinci yılımın sonunda da aynı düşünce devam etti.

    Başka bir örnek de şu; Knoxville'de (çok küçük ve sosyal açıdan çok gelişmemiş bir şehir) yaşayan bir arkadaşım 2,5 yıl sonunda ingilizce matematik dersi vermeye başladı. Benim kadar Türk arkadaşı yoktu ve hep yabancılarla bir aradaydı. Dediğim gibi sana kalmış bir durum.

    Kursa gitmek yerine ingilizceyi yerinde öğrenmeyi tercih ettim çünkü dilin yaşanmadan öğrenileceğine inanmıyorum. Ozaman ingiltereye gideyim diyebilirsin en azından yakın.
    Ama orada Aupairlik biraz daha ağır olabilir ve British English yerine American English derim :)
    Benim diğer nedenim marketingti. Yeri Amerika olduğu için orayı seçtim.

    Sadece altı ay Türkler'den uzak kalabildim,ardından girdiğim ortamlarından kopamadım.
    Çünkü onlarla paylaşabildiklerim daha farklı ve anlamlıydı.

    Diğer bir konu yurtdışı tecrübesi. Gittikten sonra neden daha önce hiç yurtdışına çıkmadığıma dair kendimi çok sorguladım. Amerika deneyimlenmesi gereken bir yer. Ancak yer seçerken dikkatli olman gerek. Tennessee'nin küçük bir şehrinde yaşarsan belki Türkler'den
    daha uzak olabilir ama iletişim kurabilecek insan bulmakta zorlanabilirsin. Benim gibi San Francisco'nun dibinde yaşarsan harika tecrübeler ve geniş bir network ağıyla dönebilirsin.(Bu arada Los Angelas başta olmak üzere California'da çok fazla Türk yaşar.İstatistiki bilgilerini incelemiştim çünkü. San Francisco'da sokakta yürürken illaki bir Türkle karşılaşırdım.)

    Sonuç: Git, Türkler'den ve Türkçe'den uzak dur, programlı ingilizce çalış. Bu dediklerimi yapabilen Türk aupair tanımadım umarım sen yaparsın. Bir de oradayken kimseye illa git demiyordum ama dönüp oranın bana kattıklarını görünce oraya özlem artınca şimdi kesinlikle gitmeniz gerek diyorum. İngilizce ötesinde de dopdolu dönüyorsun.

    YanıtlaSil
  5. merhaba idil,
    teşekkür ederim yol gösterdiğin için öncelikle:)
    ben şu an araştırıyorum bunu. ama bir türlü karar veremedim.
    gitmek istememin tek nedeni ing öğrenmek.(başka imkanım yok)benim ingilizcem başlangıç seviyesinde.acaba oraya gitmem için en az ne seviyede olması gerekir? bide ben ing ye gitmek istiyordum fakat ne yazıkki ing ye alım yok artık. nereye gitmeli sence?
    bi de ailemi yolluyor dil okuluna yoksa kendi imkanlarınla mı gidiyorsun?

    aydınlatırsan cok sevinirim.teşekkürler..

    YanıtlaSil
  6. Esracım,
    Amerika'da California'yı kesinlikle tavsiye ederim neresi olursa olsun güzeldir. Tabiki New York, Boston da hoş bir yıl geçirmen için güzel olabilecek yerler bence.

    Dil okulları 2 şekilde. Biri icretsiz zaten biri de sertifikalı ve ücretli. Bence para vermeye gerek yok zaten dili yaşayarak öğreniyorsun okulda değil. Toefl eğitimi almayacaksan ücretsiz okula git derim. Daha sonra aile ile anlaşır Toefl eğitimi alırsın mesela tabi sınava girmeyeceksen ona da gerek yok.

    YanıtlaSil
  7. Merhabalar,

    Ben yaklasik 3 senedir esimle beraber Amerika'da Cincinnati, OH da yasiyorum. 2 yasinda bir oglumuz var ve full zamanli krese gidiyor. Mart ayinda yeni bir bebegimiz daha olacak. Esimde ben de full zamanli calisiyoruz. Maalesef Amerika'da dogum izni denilen kavram pek yaygin degil. Dogumdan sonra maksimum 12 hafta icerisinde ise donmeniz gerekiyor. Hali hazirda cok yogun oldugum icin, bebegime bakabilecek ayni zamanda, ev isi ve yemeklerine de yardimci olabilecek birilerini ariyorum. Aupairimin kendi odasi,bilgisayari ve televizyonu olacak elbette. Dil kursuna gonderip, ayda belli bir miktar harclikta verecegiz. Esiminde benimde Master derecelerimiz var ve ikimzide yonetici olarak calisiyoruz. 32 yasindayiz ve 1 sene icin guvenilir bir yardimciya ihtiyacimiz var.
    Ilgilenenlerin asagidaki email’den benimle irtibata gecmesini rica ederim.

    Not:kacmazsibel@gmail.com
    Saygilarimla,
    Sibel

    YanıtlaSil
  8. İdil Merhaba,
    Şuan bende au pairlık için seçilme sürecindeyim. Çıkan ilk aileyle skype görüşmemizi dün yaptık. Kötü geçtiğini hissettim zaten sonrada olumsuz maili attı. Görüşmenin kötü geçme nedeni ingilizcemi yetersiz görmesi olabilir diye düşünüyorum. Gerçi orta seviyede sayılır ingilizcem. Çok uzun ve ayrıntılı sorular sordu. İnglizce seviyenize çokta fazla takılmayan bir aile çıkma ihtimali var mı sence onu merak ettim. Yoksa gerçekten bu durum inanılmaz insanın morelini bozuyor devam etme isteğini kırıyor.
    teşekkürler.

    YanıtlaSil
  9. Merhaba

    Heralde çoktan eşleşip gitmişsindir Amerika'ya. İngilizcenin ilk başta onları anlayacak seviyede olması yeterli 3 ayda zaten çözüyorsun olayı.

    YanıtlaSil